general info.
student info.
helpful notes
funny materials
back to the main page



 Prof. Dr. Tokay Gedikoğlu  (Dekan)


  Sevgili Öğrencilerimiz,
  Günler aylar ve yılar rüzgar misali akıp gitti ve sizler uzun ve yorucu üniversite öğrenim hayatınızın sonuna geldiniz. Bu süre içerisinde bazen sevindiniz bazen üzüldünüz. Bazen kendinizi bazen arkadaşınızı teselli ettiniz veya mutluluğuna ortak oldunuz. Ancak, birgün geri dönüp baktığınızda bu günlerin ne kadar güzel ve mutlu günler olduğunu görecek, maziyi yeniden yaşamak isteyeceksiniz. sizlerle, hiçbirzaman unutmayacağım, beni meslek yaşamımda da önemli bir yeri olan sekiz yarı yılı bırlikte geçirdik ve bu arada çojk zevkli dersler yaptık. Umarım sizler de ileride bu hazzı tadarsınız. Üniversite öğreniminiz sırasında edindiğiniz bilgileri ve kazandığınız deneyimleri Ataturkçü Düşünce ışığında ülkemizin ve insanlığın yaranına kullanacağınıza olan inacım tamdır. Hepinize gelecek yaşamlarınızda sağlık, mutluluk ve başarı dolu günler diliyorum, yolunuz açık olsun, bizleri unutmayın.

Yard. Doç. Dr.Berrin Uçkun
  (Batı Dil. ve Edeb. Bölüm Bşk.)

  Sevgili 2001 Mazunları,   Heryıl son sınıf öğrencilerim bana sorar: "hocam bizi özleyecek misiniz?" Bu soruyu istediğim gibi içtenlikle cevaplayamamak beni üzer. Hep özlüyorum oysa, ama duygularımı çok rahat ifade edebilen birisi eğilim-biraz da utangaçım böyle zamanlada. Hayatımın 4 yılında yer alan simaları ve kişilikleri unutmak mümkün değil. Yıllar geçtikçe yüz ifadeleri ve isimler birbirine geçiyor, karışıyor. Ama eski bir öğrenci aklıma düştüğünde onun nerede olduğunu, hayatından memnun mu, bizleri ve burayı iyi anilarla hatırlıyor mu diye merak ederim. Keşke o kalpten kalbe giden yol gerçekten olsa!   sizler şimdi gözümün önündesiniz- hepiniz çok tatlı ve çok saygılısınız. Bu bölümün özeliği midir bilmem, öğrencileri çok canayakın ve olgın oluyorlar. Sizleri en hüzünlü aklı karışık ilk günlerinizde karşıladık. İsyankarlıklarınızı yaşadık, yatıştırmaya çalıştık çabuk heyecenlanan yüreklerinizi. Ama tabii bizlere hiç ulaşamadığınız çok yalnız hissettiğiniz sıkıntılı günleriniz de olmuştur. Belki kapımdan içeri girip "Lütfen beni dinler misiniz!" demek istediğiniz zamanlarınız da olmuştur. Size daha yakın olamadığım için üzgünüm ama inanın olmuyor. Akademik hayat ve idarecilik korkunç bir koşuşturma. İyi bir hoca olabilmek için çok çaba sarfettim. Ama size daha fazla vakit ayirmak mümkün olmuyor.
   Sizler büyüyünce ve hele ilk elele tutuşmalarınızı gördüğüm o günlerde, içimden bir ses: "O mutlu! herşey yolunda demektir, ama umarım kızımızı incitmez yada oğlumuzu parmağında oynatmaz." diyor. Hele staja gitmeye başladiğiniz o günlerde her biriniz 23 Nisana hazırlanan çocuklar gibisiniz. Artık sizlerle birer meslektaşız ve bununla gurur duyuyorum. Size sadece öğretmenliği veya edebiyatı değil, iyi bir insan olmayı amaçladık. Size okuttuğumuz oyunlar, romanlar ve şiirler zamanla belleklerinizden silinecek belki ama altında yatan öğretiler, hayat felsefesi, eleştirisel gözlemleme, belli bir düşünce ve yaşam disiplini sizde ebedi kalmasnbı istediğimiz özellikler. Hayattaki hertürlü olumsuzluklara karşı güçlü bir mücadele ve bütün güzelliklere değer veren hassas bir kişiliğiniz olsun isterim. Biz insanı ilk edebiyat eserlerinden başlayarak tanımaya şalıştık. Chaucer ve Shakespeare'in eserlerine kendi yaşamimizdan yorum kattık ve geçerlilik kazandırdık. Şimdi başkalarıyla paylaşacaksınız bu değerli duygu ve düşüncelerinizi; yetiştirdiğiniz öğrencilerinizle, etrafınızdaki meslektaşlarınızla ve oluşturacağınız ailenizle. Sizler bizim birer parçamız olarak ayrılıyorsunuz ve sizleri çok seviyor hepinizle gurur duyuyorum. Hayatınızda başarılar diliyorum.
    Sempatik tavırları ve mimikleri, güzel telaffuzu olan sevgili hocamız not konusunda biraz zor bir hocamızdır. Dersleri tiyatro yeteneğiyle çok zevkli geçse de sınavları bir parça zordur, hele bir de internet notları icat olduktan sonra... Kendini derslere öyle bir kaptırır ki hiç bir zaman tenefüs sürelerini tam olarak değerlendirememişizdir. Bir çalar saat bile almayı bile düşünmedik desek yalan olur. O şirin kahkahalarınızın ömür boyu duyulması dileğiyle, değerli hocamız!


Yard.Doç Dr. Elif L. Toprak
 (Yabancı Diller Bölum Bşk.)

      İlk başlarda sizlerin çok sessiz ve tepkisiz bulduğumu itiraf etmeliyim. Tabii o zamanlar sadece sessiz birinci sınıflar idiniz. Günler geçtikçe "sessizliğinizi bozmayı" da öğrendiniz. Ya da maruz kaldığınız olaylar size kendinizi ve haklarınızı savunmayı öğretti. Kısaca "yaşam" ın ta kendisi ile yüzyüze idiniz ve kendi ayaklarınızın üzerinde önce sendeleyerek ayakta kalmaya daha sonra da "marş marş" etmeye naşladınız. Edindiğiniz ilke "sessiz kalmamaktı" iyi de ettiniz. Bilgi dağarcığınızın ne kadar geliştiğini bilemem; bu kişiden kişiye değişir. Ama emin olduğum tek şey var ki "birey" olarak topluma sağlam karakterlerle dönüyorsunuz. Ezilmemeyi başardınız; bu yoldan sapmadan hem de tüm "yüreğinizle" devam edin. Sizleri özleyeceğim. Sevgilerimle...
    Elif hocamız yardım severliğiyle bizlerin kalbinde yeretmeyi başaran hocalarımızdandır. Kedileri çok seven hocamız içimizi açabileceğimiz bir sırdaşımızdı. Misafirperver Elif hocamızın bizlerin öğrenci olarak kimliğimizi edinmemizde yadsınamaz payı vardır. Kendisinden ilk aldığımız "Reading" dersinde bizleri ders yüküyle zorlamadığı için ayrıca teşekkür ederiz. Hiç unutmayacağımız gülücükleriniz yüzünüzden eksik olmasın.


Öğr. Gr. Zekiye Er

  Sevgili arkadaşlar, sizlerle 96 yılından beri birlikteyim ve şöyle bir geriye dönüp baktığımda hepimizin ne kadar değiştğini heyecanla farkediyorum. Biliyorum ki insan değişmeye ne kadar açık olursa hayat karşısında o kadar güçlü oluyor. Yarın mezun olup gittiğinizde önüünüzde çok farklı seçeneleriyle ve bilinmeyenleriyle dolu bir gelecek beklşiyor sizleri... Şu ana kadar hep bir illuzyon yaşadınız. Ailelerinizin desteği ve öğrenciliğin size yüklediği sorumlulukların bilinciyle Gaziantepte 5 yıl geçirdiniz... İllüzyon diyorum buna, evet çünkü bu 5 yıllık tecrübe bundan sonra atılacağınız gerçek hayatın çok basit bir provası oldu... Belkide hayatın kendisi hep ilerisi için kurulan hayallerin provalarını yapmaktan ibaret, çünkü hayat da illüzyon ve gerçeğin güzel bir karışımı. Genellikle de sonradan illüzyon sahte ya da geçici yanılsamalar diye adlandırdığımız tecrübelerimiz tadı en çok damağımızda kalanlar oluyor belkide. Umarız hepiniz için hayat tadı damağınızda sonsuza dek kalacak bu illüzyonlarla dolu olur. Birlikte hep edebiyatın bize tatırdığı o "FICTIVE" dünyanın içinde gerçek dünya hakkında milyonlarca şey öğrenerek, tartışarak geçirdik bu beş yılı... Hep satır aralarını okuduk ve anlamlandırmaya çalıştık birlikte... Sizler mezun olduktan sonra ne işle meşgul olursanız olun satır arası okumakta birileririnden, diğerlerinden hep daha başarılı olacağınız için her zaman daha şanslı olacaksınız... Hayatın kendisinin de bir fiction olduğunu bilip onunla daha iyi başedebileceksiniz. Çevrenize değişik maskelerle dolaşan insanları herkesden çabuk teşhis edebilecek ve sizler de maskelerinizi ya da hayatın size yükleyeceği yeni rolleri gerçek benliklerinizi hiç kaybetmeden oynayabileceksiniz.
   Sizlerden neleri hep hatırlayacağim??? (adettendir yazayım...) Özgürün şiirlerini, sohbetlerini, Şafak'ın ciddi yüzünü ve hep çok iyi gizlediği değişik yetenekleriyle bizleri nasıl şaşırttığını, Nur'un güzel gözlerini, Funda'nın Urfa aksanını, Burak'ın Ankara'dan gelip buraya bir türlü adapte olamamasını (bu yıla kadar!!), Çağlar'ın saçlarını, Ebru'nun sessizliğini, Çiğdem'in hırsını, Sema'nın Güzel sesini, Feray'ın kocaman yazı karakterini... bir de tabii ilk yıl o kadar kilolu olan bu kızların nasıl da eriyip makene döndüklerini... vs. Bu sınıf hep favorimdi ve benim de hayatımda özel bir yeri hep olacak. LOVE U ALL.
    Her zaman kendini yenileyen genç, dinamik bir hocamızdır. Bir bayanın zeka ve güzelliğin nasıl bir arada olabileceğinin güzel bir örneği. Mesleğinde her zaman için yapabileceğinin en iyisini yapmaya çalışan, yeri geldiğinde öğrencisinden bile fazla ders çalışan azimli ve sevecen bir insandır. Öğrencisiyle arasındaki mesafeyi saygı ve sevgi çerçevesinde koruyan sevgili hocamızın başarılarının devam etmesi dileğiyle... Siz de bizim favori hocamızdınız.


Dr. Elçin Gören Summak
 (Öğretim görevlisi)

    "Hocam, derse başlamadan bir şiir okuyabilir miyim?", "Hocam sabah haberlerini dinlediniz mi? Bir felaket!" Dersin "warm up" kısmından hep kendini sorumlu tutmuştur bu değerli öğrencim. Bir gün canını sıkan bir haber, bir gün de kendi yazdığı ve mutlaka birşeyleri eleştirdiği şiir. "Hocam ben diğer sınıf arkadaşlarım adına arıyorum. Acaba yarın sınavı erteleyebilir miyiz?" Bu öğrencim ise aslında sınıfın dörtte birinin görüşünü dile getiriyordur. "Hocam, bu soru için tam olarak kaç tane 'guideline' yazmalıyız?" Tam sayı almadan dağarcığındaki bilgiyi kağıda dökmeye tedirgin olan bu öğrencim de aslında hepsinin hislerine tercüman oluyordur. "Hocam, son söylediğinizi bir kez daha tekrar eder misiniz? Yazamadım!" Mutlaka her kelimeyi yazdığından emin olmak ister bazıları. İşte dörtlerden inciler. Herbiri enteresan ama değerli kişilik. Daha dün gibiydi geldiğiniz. Birbirinize ve bize yabancı, ürkek ve tedirgin oturdunuz sıralara. Ama zamanı birlikte yoğurduk sevgiyle ve bilgiyle. Şimdi de gitme zamanı. Sizleri çok özleyeceğim.
    Hanımefendiliği, kibarlığı ve anlayışlılığı ile tanınan hocamızla her derdinizi paylaşabilir ve her an gönül rahatlığıyla kapısını tıklatıp her sorununuzu paylaşabilirsiniz. Öğrencileri hiç kırmadan, hep sevecen, ılımlı ve yardımsever olan bu hocamızın hep böyle kalması dileklerimizle. Bizi ders yüküyle boğmayıp öğrenciliğimizi yaşamamızı sağladığınız için de ayrıca TEŞEKKÜRLER.


Yard. Doç. Dr.Filiz Tılfarlıoğlu

    Sevgili öğrencilerim ve ... meslektaşlarım. Evet sevgili arkadaşlar artık sizlerle meslektaş olmanın gururunu ve elbette sevincini paylaşıyorum. Ne mutlu bizlere ki sizlerle dil ve edebiyat konularıyla dopdolu beş yıllık bir süreç geçirdik. Dil ve edebiyat denince tarih boyunca toplum ve birey arasındaki ilişkiler geliyor aklıma. Mezuniyetinizden hemen önce hazırladığımız panelin konusunu oluşturuyordu bu tema aynı zamanda. Toplum-birey arasındaki ilişki, içinde bulunulan sosyo-ekonomik yapı kuralları çerçevesinde şekillenir ve böylelikle bireyin sosyo-ekonomik yapı içindeki rolü belirlenir. İşte edebiyat bu savaşımda yerini alan bireylerin konumlarına göre toplumsal yapıyı benimseyen ya da karşıt olanların aracı olmuştur. Tarihsel gelişim süreci bu durumu değiştirememiştir. Değişen bireylerin toplum içindeki konumları olmuştur. Toplumların değişim süreci sanatın değişim sürecini doğrudan etkilemiştir. Biçim değişmiş, kahramanlar değişmiş ancak bu temel anlatım yaklaşımı değişmemiştir. Ancak edebiyatın aracılık ettiği tarihsel süreç, değişimden yana olanların her zaman kalıcı olduğunu göstermektedir. Kısaca insanlar, eşkiyaya değil "eşkıya dünyaya hükümdar olmaz" diyenleri kalıcı kılmaktadır. Bunun aracı da edebiyattır. Ne mutlu bizlere! Karşılaşacağınız her zorluğu yeneceğinize ve başarılı olacağınıza gönülden inanıyor, hepinizi sevgiyle kucaklıyorum. Hoşçakalın!
    Merhametli, kibar, çocuklara karşı derin bir sevgisi olan yardıma her zaman hazır bir hocamızdır. Onu düşündüğümüzde aklımıza gelecek ilk sözcükler "wonderful", "very good", "make a circle" olacaktır. Başarılarınızın devam etmesi dileklerimizle...


Öğr. Gr. Jale Şanal


    2000-2001 yılı mezunu öğrencilerimle ilk tanışmam herzaman olduğu gibi "Introduction to Literature" dersiyle oldu. O da ne? Evet, yanılmıyordumü. Bu sınıfta farklı birşeyler vardı. Gözleri ışıl ışıl yanıp sönüyor, "nereden geldim bu bölüme, edebiyat benim neyime" gibi şeyler kafalarından geçmiyordu. Hem de anlattıklarımı çok büyük bir ilgi ile dinleyip yorumda bulunuyor, hatta soru soruyorlardı. Zaman içinde aralarında tiyatro, şiir ve müzikle ilgilenen bir çok öğrenci olduğunu öğrendim. Bu çocuklar okuyor, düşünüyor ve üretiyorlardı. Artık anlamıştım; bunlar ile işim kolaydı. Dort yıl içinde tanıştıkları yazarlar, eserlerindeki karakterler ve mesajlar onların kişiliklerinin oluşmasında önemli yapıtaşları oluşturmuşlardı. Farklı dünyalara girip çıkmışlar ama değişmeyen tek bir şeyin hep aynı kalan insan doğası olduğunu görmüşlerdi. Artık ne pahasına olursa olsun gerçeklerin gerçeklerin ortaya çıkarılması konusunda Oedipus kadar kararlı, "Godot gelecek" masallarına inanan Vladimir ve Estragon'un tersine kendi geleceğini kendi belirleme lonusunda taviz vermeyen, Antigone gibi doğru bildileri uğruna herşeyi göze alabilen, cesur ve benim gibi hoşgörülü ve öğrencilerini çok seven bir öğretmen adayı olmuşlardı.
    Öğrencilerine elinden geldiğince tüm konserleri ve tiyatro etkinliklerini duyurmayı görev sayan ve katılmaları gerektiğini savunan, hepsini de "very interesting" olarak niteleyen ancak öğrencilerin maddi olanaklarını gözardı eden tatlı bir hocamızdır. Edebiyatçı kimliğini tamanlamıyla taşıyan kitap ve internet kurdudur. Güzel ve başarılı bir ömür dileklerimizle.


Öğret. Grv.Tülin Zahteroğulları

   Zaman nasıl da geçti! Daha dün gibi hatırlıyorum bölümümüze ilk geldiginiz günleri.Ne kadar uzun bir dönemdi kimileriniz için, nasıl geçti! Hayat bir su gibi akıp gitti.Kimi zaman sıkıldınız,kimi zaman sevinçten coştunuz!İyisiyle kötüsüyle geçip gitti 4 yıl.Her anı size birşeyler öğretti.Hayatın tek düze ve insanların hep aynı olmayacağını öğrendiniz ve olgunlaştınız.Bir mezun olsaydım dediniz çoğu zaman...İşte oldunuz!Artık daha bir kendinizden emin,daha bir gerçekçi ve de hayatın asıl gerçeklerine daha da yakınsınız.Dileğim.önünüzdeki kocaman hayat denizinde hiç yılmadan,sizleri 4 yıl önce tanıdığım gibi pırıl pırıl heyecen dolu,dürüst,kendinden emin ve de başarılı bir şekilde amacınıza ulaşmanız...Ve yine dileğim odur ki bu hayat denizinin dalgaları sizi yıldırmadan kendinize,ailenize ve de bir o kadar önemli derecede güzel ülkemize yararlı,iyi işler yapan bireyler olmanız. Hatalarınızın en az başarılarınız en çok olsun!

Yrd. Doç. Dr. Atanur Yergili

Sevgili öğrenciler, Her başlangıcın bir bitişi her bitişin bir başlangıcı vardır.Çok kısa bir süre sonra sizler içinde hem bir bitiş,hemde bir başlangıç gerçekleşecek.Bu beş yıllık bir yüksek öğrenim döneminin bitişi ve mezuniyet sonrasının çetin başlangıcı olacak hepiniz için. Acı tatlı bir çok anıyla ayrılacaksınız buradan ve dört bir yana dağılacaksınız.Gittiğiniz yere umut götüreceksiniz birbirinden farklı,çeşit çeşit.Ama iyilik dolu,güzellik dolu,yurt sevgisi,insanlık sevgisi dolu olacak hepsi.Bunu sizden bekliyor ve diliyoruz. Biran önce körpecik umut fidanlarınızı dikin oralara.Yeşersinler,serpilip,gelişip,koca çınarlar olsun.Olsun ki,bilgi yağmurları yağdırsın,çağdaşlık ve kalkınma ışınlarına doğru yönelsin olabildiğince yaprakları.Yeni fidanlar çıksın yanı başınızda.Çıksın ki Türkiye bilgi çölü olmaktan kurtulsun.Sizlere güveniyor ve hepinizi çok seviyorum. Tüm umutlarınızın gerçekleşmesi dileğiyle.

Öğr Gr. Olive Buchanan

    It is with great pleasure that I write some comments for you,the Class of 2001 of the Department of Englısh Language and Lıterature at the Unıversity of Gaziantep.I first met the majority of you when you were in the first year of your course,studying Oral Skills, away back in 1997.At that time most of you were shy and relatively quiet, but even then you were hardworking and pleasant,alert and full of fun.Now that we have renewed our acquaintance in the last two semesters,I can add that as a class you are also friendly,co-operative,kind and generous.I have enjoyed teaching you both Victorian and Modern Literature - although ıt has not always been easy.Nonetheless,ıt was a pleasure for me to have you as my students,and to watch your ideas and style of writing develop and mature.At the same time, I was encouraged to see your sense of excitement and responsibility as you went out to the various local schools on Teaching Practice- and ıt was certainly fun to see you dressed up in suits and skirts on these occasions, instead of your usual jeans! Now you are graduating, and going out into the "big wide world"to start your careers. I wish each and every one of you all the best, and may you have every success in the years ahead. Goodbye for now, and God bless.
    Sevgili hocamız hızlı, aravermeden ve nefes almadan 50 dakikalık ders süresi boyunca konuşma kapasitesine sahiptir. Problemlerimizi anlattığımızda bize söyleyeceği tek şey "life is difficult" tur. espiri yeteneği çok iyi olan hocamız bir o kadar da çalışkandır. Bölümde sınav sonuçlarını en kısa sürede öğrencilerine duyuran hoca olarak ün salmıştır. Bu özelliğinden dolayı onı çok taktir eder saygılarımızı sunarız.


Öğr. Gr. Beulah Buchanan

    When I met you as "young" second year students in the Culture Course, you were enthusiastic and cheerful, willing and curious. And you coped well with a "native speaker" teacher! It was a joy to teach you, opening up new horizons for you, as together we explored and evaluated the intricacies of cultures different from your own. It was hard work; a challenge for you and mostly rose to the occasions. Now as "old" final year students getting ready to graduate, I hope that you will contiue to be enthusiastic and cheerful, willing curious as you go out into the big wild world.I hope, too, that you will continue to explore the new horizons that open up infront of you. And I wish all of you all the best in the days ahead.
    Güleryüzlülüğü ve sempatikliğiyle tanınan hocamız da en az kız kardeşi kadar çalışkan ve azimlidir. Bu yeteneklerini her zaman vurgulamaktan çeminmedikleri "Irısh Culture" dan geldiği kanısındayız. Her zaman öğrencilerine önem veren onlardan ilgisini esirgemeyen hocalarımızdan biridir. Saygı ve sevgilerimizle.


Yrd. Öğr. Gör. Dr. Sevilay Şahin

    Yaşam, noktasını Tanrı'nın; virgüllerini bizim koyduğumuz bir cümleymiş. Şu anda hayatınızdaki en önemli virgüllerden birisini atıyorsunuz. Şu ana kadar çok mücadele ettiniz, ve baardınız. Fakat esas mücadele şimdi başliyor. Yaşam Tanrı'nın bize bir armağanıymış. Sizin göreviniz de bu armağanı en güzel şekilde saklayıp değerlendirmektir. Sizlerin ilk sıralara oturuşunuzu hatırlıyorum. Ne kadar canlı, ışıl ışıldınız. Büyük bir başarı ile bu pırıltıyı hiç söndürmediniz. Hayatta daima başarılı olacağınıza inancım sonsuzdur. Hepinizi kutluyor, yeni hayatınızda mutluluklar diliyorum. Gözlerinizden sevgiyle öperim.
    Derslerimiz öğleden sonra olmasına rağmen, kimse Sevilay hocamızın dersinde uyku nedir bilmezdi çünkü bir espiri kaçırılabilirdi.... İşte böyle neşe dolu, sadece ders bilgisi olarak değil hayat bilgisi olarak da kazançlı geçerdi derslerimiz. Yardım sever, ve hoş sohbet hocamız ne zaman görsek güler yüzle selam verir ve isimlerimizi hiç unutmaz. Bu değerli hocamıza hayatta başarılar ve mutluluklar diliyoruz.


Yrd. Doç. Dr. Necmiye Karataş

    Sevgili arkadaşlar, insan hayatında öyle kişiler ve olaylar vardır ki uzun süre hafızanızdan silinmez. Siz de sınıf olarak benim üzerimde etki bırakan ve hiçbir şekilde silinmeyen bir sınıftınız. Sizlerin dersine yanlızca bir dönem girdiğim halde, aradan iki yıl geçmesine karşın hepinizi tek tek hatırlıyorum; çoğunuzun isimleriyle birlikte... Bunda hepinizin tek tek ve sınıf olarak büyük payınız olduğuna inanıyorum. Çalışkan içten, görevine dört elle sarılan, yaptığı işin iyisini yapmaya çalışan duyarlı öğrencilerin çoğunlukta olduğu bir sınıf. Hiç unutmuyorum, gençlik sorunlarıyla ilgili bir panel düzenliyorduk. Panelde konuşmacı olarak iki genç öğrenciye ihtiyaç vardı. Hemen ilk aklıma gelen sizin sınıf oldu. Oybirliğiyle Özgür ve Mansure'yi konuşmacı olarak önerdiniz. Onlar da bu görevi çok iyi bir şekilde yerine getirdiler. Hapinizin hayatta çok iyi şeylere layık olduğunuza ve çok iyi yerlere geleceğinize olan inancımı belirtir, en güzel dileklerimle hepinize başarılar, mutluluklar dilerim. Yolunuz açık olsun.